Mum dibine ışık vermez.
Ara

Sıfır Beden Kompleksi / Psikolojik Sorunlar

Sıfır Beden Kompleksi

Kimi bilim adamlarının söylediği bir şey var; ?Bizler şişman atalarımızın soyundan geliyoruz? diye... Sebebi de çok eski tarihlerde açlık ve savaşla iç içe yaşamış insanlar arasında şişmanların daha dayanıklı olduğu düşüncesi yatıyor. Yiyeceğin çok az olduğu bu zamanlarda şişman veya şişmanlamaya genetik olarak eğilimli insanların hayatta kalma şanslarının zayıf veya normal kilolulara göre daha fazla olduğuna inanılıyor. Bilim adamlarının dediği doğruysa bizler işte o tombul, irice yapılı ataların çocuklarıyız.
Aradan geçen binlerce yıl içinde neler değişti bilmiyoruz ama artık o ?eti budu dolgun'ların güzel sayıldıkları dönem çoktan geride kaldı. Şimdi güzellikteki ibre sadece zayıf olmaktan yana.

Bu imajı medya belirliyor
Bu değişim süreci son 50 yılın bir ürünüydü aslında ve asıl bu değişimin veya dayatmanın sorumlusu da televizyonların ekranlara serdiği kadınların vücutları ile çizilen toplum ölçüleriydi. Özellikle paparazzi programlarıyla sürekli ekranlarda tutulmaya çalışılan birkaç kadın, toplumdaki kadın yapısını büyük ölçüde yıprattı. Üstelik model olarak sunulan mankenler toplumun en küçük değer yargısı ve hayat tarzıyla da benzerlik göstermiyordu. Kadına biçilen bu imaj, onları kâr uğruna hastalıklı bir güzellik anlayışı oluşturarak o mağazadan bu mağazaya, zayıflama merkezlerinden kuaförlere koşuşturan kadın tipleri oluşturarak kârlarına kâr katmayı hedeflediler. Ve kadın, adeta insan olmaktan çıkarılarak erkeğin tıpkı kullandığı bir gömlek gibi seçebileceği ve ona güzel görünmek için koşuşturan bir nesne haline getirilmeye çalışıldı. Bunu büyük ölçüde yapmayı da başardılar aslında. Ne dersek diyelim günümüzde kadınlar arasında genel güzellik anlayışı ?zayıf olmakla? sınırlandırılmış durumda.

Zayıflamaya servet harcanıyor
İlerici diyet ürünleri sanayi sahipleri başarılı bir reklam kampanyası için, şişman teyzesine benzeyen dal gibi incecik bir mankene baş döndürücü pozlar verdirerek resimlerini çekiyor, sonra da teyzenin fotoğrafının altına ?daha önce?, mankenin fotoğrafı altına da ?daha sonra? ibaresini yazarak ürünlerini satmaya çalışıyor. Ve hâlâ birçok kadın genetik yapıları itibarı ile asla ulaşamayacağı ölçülerin hayali ile diyet endüstrisine milyarlarca dolar para kazandırmaya devam ediyor.Gittikçe incelen kadın ölçüleri kadınları her geçen gün daha minik bedenlere kavuşmak hayali ne olduğu bilinmeyen sağlıksız diyetlere yöneltiyor. Bu diyet yapma kaygısı 7 yaşındaki kız çocuklarına kadar inmiş durumda. Yapılan bir araştırmaya göre 11-19 yaş arası kız çocuklarının üçte ikisi kendini şişman buluyor ve diyet yapıyor. Ne yazık ki 7-10 yaş arası her dört kızdan birinin durumu da yetişkinlerle aynı. Ve diyet yapan bu genç kızların kilolarına bakıldığında da kilolarının yerinde olduğu ve sağlıklı oldukları ancak kendilerini sürekli olarak şişman hissettikleri görülüyor. Sürekli incelme güdüsü ile başlayan bu hastalık, ileriki yaşlarda çok depresyon ve bazı ciddi rahatsızlıklara yol açmanın yanında ölümlere kadar götürebiliyor.

90-60-90 aslında bir hayal
Bilim adamlarının söylediğine göre o meşhur 90-60-90 ölçülerine ulaşmak aslında sadece bir hayalden ibaret. Kalori cetvellerini kendine rehber edinen, gramla yiyen, spor salonlarından çıkmayan o manken tayfasının bile büyük bir kısmı bu ölçüleri yakalayabilmiş değil. Herkesin kendi kemik yapısına bağlı olarak vücut parametreleri farklılık arz ediyor. Eğer bir kadının pelvis kemik yapısı genişse, kalçasını 90 yapmasına imkân yok. Hele Akdeniz yöresinin tipik özelliklerini taşıyan Türk kadınlarının bu ölçülere ulaşması ise çok daha zor. Zetan Türk Standartları Enstitüsü (TSE) belirlediği ideal Türk kadınının standardı da bundan hayli farklı. Standartlara göre ideal Türk kadınının ölçüleri: 96-68-104.
Bilim adamlarının dediğine göre herkesin vücudu, kendi antropometrik ölçümlerine göre farklıklar gösteriyor. Örneğin bir kadının boyunun uzun olmasına karşılık yağ yüzdeleri fazla olabilir. O kişi boy kilo endeksine baktığı zaman kendini normal kilolu görebilir. Ya da tamamen tersi kemiği kalın olur. Kas kütlesi fazla olur. Yanı kısacası herkesin ideal ölçüleri ve kilosu santimetre hesabıyla yapılmaz.

> Şişmanlar daha mı mutlu?
Hemen herkes bilir ki şişman insanlar zayıflara göre daha esprilidirler. Bu ortak kanıyı bazı bilim adamları da paylaşıyor. DNA ile ilgili çalışmalarından dolayı Nobel'e layık görülen Dr. James Watson, kadınlarda mutluluğun sırrının fazla kilolarda yattığını iddia edenlerden. Dr. Watson, ?Siz hiç çöp gibi duran mutlu bir model tanıdınız mı? Çoğu uyuşturucu müptelası; çünkü problemleri var ve mutsuzlar? diyor.


> Kadınlar ?sıfır'a takıntılı
LONDRA- İngiltere'de kadınların yüzde 60'ının aşırı zayıflığı çekici bulduğu ve ?sıfır beden olmayı? takıntı haline getirdiği bildirildi. New Woman adlı magazin dergisi tarafından yapılan araştırma, bazı manken ve ünlülerin beslenmeyi keserek hayatlarını tehlikeye attıklarına dair haberlere ve bu konudaki olumsuz örneklere rağmen kadınların ?sıfır bedene? özenmeye devam ettiğini gösterdi. Araştırmaya göre, İngiliz kadınlarının yüzde 97'si 38 bedeni ?şişman? buluyor, yüzde 76'sı kendisinden daha zayıf olan arkadaşlarını kıskandığını itiraf
ediyor.

Günde bir lokma bile...
Ankete katılan 5 bin kadının yarısı, akşam dışarı çıkacağı zaman, kıyafeti içinde daha iyi görünmek için bütün gün bir lokma dahi yemediğini söyledi. Kadınların büyük bölümü, zayıf olma konusunda yine kadınlar tarafından baskı gördüğünü belirtti. Ankete katılanların yüzde 60'ı, kadın arkadaşlarının vücutlarıyla ilgili eleştirilerde bulunduğunu, yüzde 40'ı da annesinin, kilo vermesi gerektiğini söylediğini kaydetti. Katılımcıların 5'de 4'ü, zayıfladıkça daha mutlu olduğunu, üçte biri ise günlük gıda alımlarını zayıflayabilmek için en az 500 kalori azalttığını bildirdi. Kadınların yarısı zayıflama ilaçları kullandıklarını, beşte biri laksatiflerden medet umduğunu ve yüzde 13'ü daha zayıf olmak için uyuşturucuya başvurduğunu
belirtti.

saglıkrehberim.com

Okunma Sayısı: 5452  / Yorum Sayısı: 0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Üye olmak için tıklayınız...