Evet, Zayıflayabilirsiniz! / Psikolojik Sorunlar
Zayıflamak dünyadaki en büyük endüstrilerden biridir! Ve bizim gibi kilo vermeye ihtiyacı olanların hayattaki en büyük uğraşıdır! Bu endüstri, zayıflamak için farklı şeyler yapmak zorunda olmadığımızı söyleyerek ?küçük zevklerimiz?den vazgeçmek istemeyişimizin avantajını eline almaktadır. Aynı şekilde terlemek, nefessiz kalmak ve acı çekmek istemediğimizi de biliyorlar bu yüzden egzersiz yapmak zorunda olmadığımızı da söylüyorlar. ?Tek yapmanız gereken bu hapı almak mucizevi etkisini göreceksiniz!? diyerek bir büyüyle kilo verecekmişiz gibi bir iddiada bulunuyorlar. Fakat tabii ki şöyle bir durup gerçekçi şekilde düşündüğünüz zaman bunun yalnızca bir hap almakla olmayacağının hemen farkına varacaksınız. Başka bir neden için olmasa bile yer çekimi ve fizik için bundan daha fazla çaba gerektirdiği çok açık. Bir hap vücudunuzun yer çekimine karşı gelmesini nasıl sağlayacak? Hayır yapamayacak. Belki yağ yakmada size yardımcı olacaktır ancak yemeye aynı şekilde devam ettiğiniz zaman yenisini yakan hap diğer yağları nasıl yakacak? Bütün bunların yanı sıra bir de hapın yan etkilerinin bizim için iyi olduğunu sanmıyorum. Harcadığımız paraya bir bakın ve daha sonra zayıflayamamak... Bütün o parayı bir hiç uğruna mı harcamış oluyoruz?
Zihin sağlığı konusunda uzman olan pek çok kişi bize kilo sorununun bizim kendimizle ilgili olarak nasıl hissettiğimizle başladığını söylemektedir. Kendimiz hakkında olumlu düşünceler geliştirmeden kilo vermemiz oldukça güçtür.
Eğer bu sorunu gerçekçi şekilde değerlendirebilirsek ben kilo vermenin bir tür hayat değişikliği kategorisine taşınacağına inanıyorum. Bununla yüzleşmenin birçoğumuz için çok zor olduğu bir gerçek. Fakat düşünmemiz gereken unsur; her şey aynı kalmaya devam ederse biz de büyüyemez ve durağan kalır gelişemeyiz. Hayatınızdaki değişikliği başlatmak için yeni bir düşünme tarzı geliştirmeli ve kendinizi buna hazırlamak zorundasınız. Her hangi bir diyete bir anda sarılmayın. Araştırma yapın ve size en uygun olanını seçin. Kan grubunuzun ne olduğuna, hangi vücut tipinde olduğunuza dikkat edin ve bir uzmana danışarak diyeti yürütün. Kendinizle konuşun. Kendinizle bireysel olarak sesli şekilde konuşun! Söylediklerinizin mümkün olduğu kadar olumlu olmasına özen gösterin. Ben ?diyet? lafından nefret ediyorum, çünkü diyet ?yok, yasak? anlamlarını taşır hale geldi. Bu nedenle onu hayat değişikliği olarak düşünün ve konuştuğunuz herkes (kendiniz dahil) bunu kastettiğinizi bilsin. Örneğin, abur cubur yemediğiniz zaman vücudunuzu ödüllendirin. Vücudunuza ne kadar yol aldığını ve iyi gittiğini söyleyin. Sabah uyandığınız ve yalnız olduğunuz zamanlar kendinizle konuşmak için en iyi zamanlardır. Nasıl bir gün geçirmek istediğinizi kendinize söyleyin. Mutlu olacağınızı gülümseyerek söyleyin ve pozitif düşüncelere odaklanın. Gün boyunca sağlıklı, hafif ve size enerji verecek yemekler yiyeceğinizi söyleyin. Gün boyunca başarmak istediğiniz şeyleri listeleyin. Şunu unutmayın; 2?3 gecede zayıflamayacaksınız. Ama birkaç gün içinde daha iyi hissetmeye başlayacaksınız. Ve bu hayat değişikliğine uyum sağlamayı başardığınız her geçen gün daha başarılı hissedeceksiniz. İyi geçmeyen bir gün sonunda yılgınlığa düşmeyin ve kendinize yenilmeyin. Zor bir gün olduğunu itiraf edin ve o gün iyi olan bir şey yaparak kendinizi ödüllendirin. Sonra kendinizi toplayın ve hayatınızı değiştirmeye devam edin.
Hayatınızda bu tür değişimler yaşarken başkalarının desteğini almak çok önemlidir. İşler zor bir hal aldığında birilerinin sizi cesaretlendirmesi ve size yardım etmesi kimi zaman dönüm noktası olabilir. Eğer hiç kimseniz yoksa bize yazın ve biz sizi cesaretlendirelim! Biliyorum, bunu yapabilirsiniz! (Kaynak: Dönüşüm Konağı)
Yazar: Kristine Peterson Çeviri: Şule Can
Okunma Sayısı: 12043 / Yorum Sayısı: 0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?