Bütün insanlar üç sınıfa ayrılmıştır: Hareket ettirilemeyenler, hareket ettirilebilenler ve hareket edenler.
Ara

Siyasal Şiddet / Psikolojik Sorunlar

Siyasal Şiddet

1- Aşağıdan gelen şiddet : Karşıt görüşlü kişiler ve grupların şiddete yönelmesidir. Açlık, yoksulluk, etnik veya ideolojik nedenlerle başlar. İlkel ve yereldir, iyi örgütlenmemiştir. Eğer şiddetin gerekçeleri çok kuvvetli ise Fransız, Rus devrimlerinde olduğu gibi örgütlenerek halk hareketleri haline gelebilir.

2- Yukarıdan gelen şiddet : Aristoteles siyaset adlı eserinde iktidarda olan kişinin otoriteyi hiç kimseye karşı sorumlu olmadan çıkarları doğrultusunda uyguladığı sisteme monarşi demiştir. Monarşi veya oligarşide hesap verme duygusu yoktur. İnsanlık tarihinde deneme-yanılma yöntemi ile özgürlükçü ve çoğulcu demokrasi düzeyine geliş toplumsal şiddetin en aza inmesi ile eşdeğerdir. Gerçek demokraside ülkeyi yönetenler yani devlet halka karşı hesap vermek durumundadırlar. Halkı ?Büyük Millet Meclisleri? temsil eder. Bu nedenle TBMM'de denetleyici işlev çok önemlidir. Aksi takdirde Saddam Hüseyin, Hitler gibi çağdaş tiranlar ortaya çıkacaktır.

Çağdaş Tiranların Bazı Yöntemleri
Akıllı ve nitelikli insanları sindirir veya öldürürler. Toplantılardan rahatsız olurlar, örgütlenme ve eğitim çok kısıtlıdır. Yurttaşlar birbirlerinden kuşkulandırılır. Özel hayat yok edilir. Yapay bir düşman seçip iktidarı devam ettirmek çabasındadırlar.

1996 yılında İstanbul'da Habitat-II toplantısı yapıldı. Sivil Toplum Örgütleri (NGO) bu toplantıda iktidarın ortağı olduğu ilan edildi. Daha önce iktidarın katılımcısı olarak kabul ediliyordu. NGO'ların iktidar ortağı kabul edilmesi düşüncesi toplumun daha iyi yönetilmesi gerekçesi ile oluştu. ?Karar mekanizmasının başında bulunanlar başına buyruk hareket etmemeli, topluma hesap vermeli beraber iyi yönetim sağlanmalıdır.? ilkesi esas alındı.

Demokrasinin bugün geldiğimiz düzeyi şiddetin hak arama yöntemi veya sorun çözme yöntemi olmaması gerektiği ön kabulünü şart koşar.

Özgür ve çoğulcu ortamda fikrine güvenen kişi fikrini ifade edebildiği için şiddete yönelmeyecektir. Fikirler çarpışacak gerçekler ortaya çıkacaktır. Alternatif fikirler, bakış açıları ve düşüncelerin ortaya çıkması toplumun olgunlaşması daha az hata yapması demektir.

Şiddete başvurma öğretisi yerini şiddete başvurmama öğretisine terk ettiği ölçüde toplumsal şiddet azalacaktır. Fikrine güvenmediği için şiddete başvuran birey ve gruplar toplumsal itibar görmeyecektir. Çünkü fikirlerin çürüklükleri ortaya çıkacaktır. Böylece şiddet kendiliğinden azalacaktır.

Okunma Sayısı: 0  / Yorum Sayısı: 0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Üye olmak için tıklayınız...