Anasayfa
Hakkımızda
Danışmanlıklarımız
Bireysel Danışmanlıklarımız
Kurumsal Danışmanlıklarımız
Eğitimlerimiz
Bireysel Eğitimlerimiz
Kurumsal Eğitimlerimiz
İletişim
Mail
:
Şifre
:
Giriş Yap
|
Şifremi Unuttum
|
Üye Ol
Bütün insanlar üç sınıfa ayrılmıştır: Hareket ettirilemeyenler, hareket ettirilebilenler ve hareket edenler.
Seçiniz
Merak Ettiklerinizde
Psiko Keyf | Psiko Bilgite
Köşe Yazılarında
Haberlerde
Psiko Faydande
Psikolojik Sorunlarda
Ara
Mutluluk Üzerine Bir Sohbet / Psikolojik Sorunlar
Bizim için,
hepimiz için,
insan türü için
en önemli olan gerçeği
hatırlatmak istiyorum:
Yalnız bir kez yaşayacağız.
Şu günü, şu saati, şu anı bir kez daha yaşamayacaksınız.
Bu nedenle; mutluluk, en önemli amacı olmalı insanın.
Her şeyi mutlu olma ölçeğiyle değerlendirmeli.
Gerçi; herkes amacının bu olduğunu söylüyor; biliyorum: Acı çekmeyi, tatsız tuzsuz bir yaşamı kim ister...
Evet; bir bakıma herkes mutluluğun peşinde.
Ama şaşırtıcı olan şu; ciddiye alıp araştırmıyoruz bu konuyu; üstelik neredeyse hiç kimse araştırmıyor.
Örnek olarak; bir ?İş Psikolojisi?, bir ?Algı Psikolojisi? gibi bir ?Mutluluk Psikolojisi? yok.
Hem en önem verdiğimiz şey mutluluk, hem de hiç üzerinde durmadığımız,
hiç merak edip araştırmadığımız konu, gene mutluluk...
Sanırım bunun nedeni, isteklerin kendini bize sunuş biçiminde:
Her istek kendisini tek mutluluk şartıymış gibi sunuyor: Bir onu doyursak, sanki başka hiçbir güçlük kalmayacakmış gibi yaşarız isteklerimizi.
Birini sevsek ?Ah bir sevse beni? deriz, ?Bir yaklaşabilsem..., bir birlikte olabilsek, bir evlenebilsek... dünyalar benim olur; başka hiçbir şey istemem hayatta...?
Böyle deriz ama isteklerimiz devam eder.
Ve gene her seferinde her şeyi, mutluluğumuzun tek şartıymış gibi isteriz: ?Şu arabayı alabilsem bir.?, ?Şu iş bana kalsa bir.?, ?Ah bir...?, ?Ah bir ....?, ?Ah bir ...?
?Ah bu bir...?ler bitmez.
Ama hiçbir zaman uyanmayız. Her seferinde yeniden inanırız isteklerin yalanına: Koşarız. Uğraşırız. Didiniriz...
Doğanın dili bu: Her istek bize ebedi mutluluk sunarak konuşur...
Bu nedenle mutlulukla ilgili araştırılacak bir sorun görmüyoruz.
Niye araştıralım ki; o sırada yaşamakta olduğumuz istek mutluluk vaat ediyor ya bize: Bir o isteği doyuralım; mutluluk kendiliğinden ayağımıza gelecek... O kadar açık yaşıyoruz ki bunu; hiç araştırma gereği duymuyoruz...
Aldanışlar uyandıramıyor bizi...
Bizi, mutlulukla ilgili araştırmalardan alıkoyan dış nedenler de var:
Reklamlar ve siyaset yaşamımız...
Reklamlar da hiç durmadan, mutluluğun kolay elde edilecek bir şey olduğu yalanını söylüyor. Onlarca; araştırmalara gerek göstermeyecek kadar basit bir sorun mutluluk sorunu:
Bir o sigarayı içseniz, tamam, vahşi doğada özgür ve doğal yaşamanın mutluluğu sizin artık... Oturduğunuz yerde, hiçbir şey yapmadan, yalnızca bir kibrit çakmakla maceranın tadını alacaksınız...
O kadar kolay, o kadar ucuz.
Aile mutluluğu da öyle: Yeter ki size sunulan fırını alın. Ayrı bir gayret, ayrı bir uğraş istemez.
Bu kadar basit: Satın al! ve mutlu ol!...
Siyasetçilere gelince; mutlu olmak (hem hep birlikte mutlu olmak) daha da kolay: Oyumuzu o partiye verelim, tamam; ülkece mutlu olmanın yolu bu...
Hele bazen vaat ettikleri mutluluk o kadar büyük oluyor...
İdeolojiler adına konuşuyorlar ve bütün dünyayı cennet yapacaklarını söylüyorlar. Verecekleri büyük olunca istekleri de büyük oluyor; onun adına daha çok şey isteyebiliyorlar: Canınızı istiyorlar, ya da insanları öldürmenizi...
Araç olun, ölün, öldürün; sonsuza kadar insanlık mutlu olsun...
Dedikleri bu... İstedikleri bu...
Bu nedenlerle;
mutluluğumuz için,
mutluluğunuz için kimse araştırma yapmıyor.
siz de yapmıyorsunuz...
Bilimin, geçmişten tanıdığımız yaşam ustalarının, felsefenin, sanatın bize sunduklarını; bilgiyi ve bilgeliklerini araştırmayı, kullanmayı; olabilirse yenilerini eklemeyi, onları geliştirmeyi başarmamız gerek.
Bu büyük bir ihtiyaç...
Bu en büyük ihtiyaç...
Gelecek günlerde, bu konuları sizinle birlikte düşünmek istiyorum.
Erol Coşkuner
Okunma Sayısı:
0
/ Yorum Sayısı:
0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
Üye olmak için tıklayınız...
Buluşun Öncüleri
Psiko - Sağlık
İlişki Problemleri
Merak Ettikleriniz
Psiko Kefy
Sosyal Fobi
Kadın - Erkek
Başarı Hikayeleri
Seçkin Öyküler
Kişisel Gelişim
Depresyon
Sağlık Psikolojisi
Psikolojik Sorunlar
Okul Problemleri
Business Psikoloji
Kaliteli Sözler
Bilişsel Terapi
Tebessüm
Psiko - Siyaset
Panik Atak
Diger Fobiler
Psiko - Eğitim
Paradokslar
Gestalt Terapi
Neuro Psikoloji
İlginç Bilgiler
Psiko - Spor
Psiko - Aile
Hiper Aktivite
Hazır Cevaplar
Psiko - Analiz
Davranışsal Terapi
Psiko - Kitaplık
Obsesif - Kompulsif
Psiko - Çocuk
Kilo Sorunlari
Psiko - Kitap
Psikoloji Nedir?
Çocuk Psikolojisi
Dikkat Eksikligi
Psikoloji Tarihi
Kognetif Terapi
Psiko - Dinamik
Psikoterapi Nedir?
Bagimlilik Problemleri
Konusma Bozuklugu
Psikiyatri İlaçları
Sinema Terapisi
Duygusal Zeka
Psiko Biyografi
Ergen Psikolojisi
Kompleksler
Psikoloji Ekolleri
Psikolojinin Alt Dalları
Psikoloji Etiği
IQ
Araştırma Yöntemleri
Savunma Mekanizması
Psiko - Drama
Ruhsal Zeka
Andropoz Psikolojisi
Asabiyet
Beden Dili
Bilinçaltı
Değişim
Diksiyon
Empati
İkna
İletişim
İnsan Tanıma
Karar Vermek
Korku
Menopoz Psikolojisi
Mutluluk
Özgüven
Sabır
Stres
Şiddet
© donusumkonagi.net Psikoloji Portalı
Tüm Hakları Saklıdır - Dönüşüm Konağı Psikoloji Enstitüsü - Kullanım Sözleşmesi