Sanatçıların Korkuları / Psikolojik Sorunlar
Olcay kapalı yerlerde kalamıyor
ZUHAL Olcay'ın klostrofisi, Haluk Bilginer'in yükseklik korkusu var. Bilginer, yükseklik korkusu olduğunu Eyfel Kulesi'nde anlamış. Zuhal Olcay'ın kapalı alan korkusu ise bir tren kazası sonucu ortaya çıkmış. Olcay bu olayı şöyle anlatıyor: "1976'da Ankara'dan istanbul'a turneye giderken kaza geçirdik, iki arkadaşımız öldü. Kazadan sonra büyük bir ruhsal sarsıntı geçirdim. Devrilen trenden çıkmak için camları kırdık, çok korkunç bir kazaydı. Ondan sonra kapalı yerde duramama korkusu başladı." İbrahim Tatlıses karınlık fobisi yaşarken, Hande Ataizi'nin fobisi ise reenkarnasyon inancıyla ilgili. Onun fobisi trafik kazası. Ataizi, "Otomobil kullanmasını bilmiyorum, öğrenmek de istemiyorum. Sanırım bir önceki hayatımdaki reenkarnem trafik kazasında öldü" diyor.
Türk toplumunun yüzde 20'sinin bir ya da birden fazla fobisi var. Sanatçılardan ise fobisi olmayan yok gibi. En çok yalnızlıktan, karanlıktan, yüksek ve kapalı mekanlardan korkuluyor.
Ünlü oyuncu ve yönetmen Woody Allen'ın en büyük korkusu hasta olmak. Allen bu nedenle iki saatte bir vücut ısısını ölçüyor. Allen'in başka bir fobisi de yükseklik. Allen ayrca 'yangın çıkabilir' korkusuyla yatarken bile ayakkabılarını çıkarmıyormuş. Kapalı ve dar yerlerden çok korkan Allen bu nedenle de sık sık psikiyatrist desteğine ihtiyaç duyuyormuş.
Ünlü pop star Michael Jackson ise tam bir hastalık hastası. Jackson mikrop kapmaktan ödü koptuğu için ağzını steril maskeyle koruyor. Marlene Dietrich de mikroplardan panik derecesinde korkuyormuş. Bu yüzden Hollywood'da uzun yıllar "Deterjan Kraliçesi" lakabıyla anılmış . Ünlü üktrist Julia Roberts bulaşıcı hastalıklardan korkuyor. Julia Roberts önceden dezenfekte edilmeyen sandalyelere oturamıyor.
Basinger 4 ay evden çıkmamış
Kim Basinger açık alan ve kalabalık fobisi nedeniyle evinden pek çıkmamayı tercih ediyor. Basinger bir kez tam 4 ay boyunca evine kapanmış. Terapi de gören Basinger kalabalık fobisi yüzünden uzun yıllar Oscar törenlerine bile katılmadı. Kendisi Oscar kazandığında ise fobisini güçlükle yenerek törene katıldı.
Kıraç doktora bile gitmiş
Son yılların gözde sanatçılarından Kıraç da karanlık korkusu yaşıyor. Hatta bu nedenle doktora gitmek zorunda kalmış. Kıraç gündelik hayatının yoğunluğu olmasa sözkonusu fobisini meditasyonvari ya da tasavvufi durumlarla çözebileceğini belirtiyor. Şarkıcı Soner Arıca kapalı yerde kalıp nefes alamamaktan hem de yüksek ve açıkta olmaktan korkuyor. Arıca, "Terapistle görüştüm ve faydasını gördüm. Eskiden kapalı bir yeri hayal ettiğim an nefes alamıyor gibi olurdum. Şimdi daha iyiyim, yavaş yavaş geçiyor korkularım" şeklinde konuşuyor.
Aşkın Nur Yengi'nin ise böcekten ödü kopuyor. Bir keresinde Sezen Aksu'ya "Git" şarkısında vokal yaparken göğsünde bir kertenkele gören Yengi çığlığı basar. "Giiit" diye bas bas bağıran ve bayılacak gibi olan Yengi'yi arkadaşları kollarından tutarak kulise götürürler.
Menteş'i kravatı boğuyor
Tiyatrocu Yalçın Menteş'in fobisi ise kravat. "Kravat takmaktan korkuyorum. Kravatı sıkarken, idam etmek için beni darağacına götürüyorlarmış gibi hissederim. Bu duyguyu her kravat takışımda yaşarım. Nedenini bilmiyorum ama kendimi bildim bileli var. Düşüp bir yerimi kırmak gibi bir fobim de var. Reenkarnasyona inanırım. Belki de önceki hayatımla ilgilidir. Ağır bir yük ama fobilerimle yaşamaya alıştım" diyor Menteş.
Biri beni mi izliyor?
ŞARKICI Teoman'ın fobisi aynaya bakmakmış. Teoman aynaya bakarken kendini izleniyormuş gibi hissediyormuş. Gülben Ergen yılan korkusu yaşarken, manken Nefise Karatay da yükseklik korkusu çekiyor. Besteci, söz yazarı, şarkıcı Ümit Sayın'ın ise çok ciddi bir kamera fobisi var. Kamera karşında anında her yeri kilitleniyor Sayın'ın. Yıldız Tilbe'nin en büyük fobisi karanlıkta kalmak. Tilbe şarkılarını spot ışıkları altında yazıyor, geceleri uyurkan ışıkları açık bırakıyor.
İri yarı adam fobisi
ŞARKICI Emel Müftüoğlu evde yalnız kalmaktan korkuyor. "Evde kimse yoksa asla yalnız girmem. Sokaklarda yatmayı bile yeğlerim. Küçükken Elazığ'da dört katlı bir apartmanın en üst katında oturuyorduk. O zamanlar mahalledeki çorbacıdan sıcak çorba alır dördüncü kata kadar elimde tencere, taşırdım. Arada bir apartmanın otomatiği bozulurdu. İri yarı, bıyıklı bir adam sürekli çorbacının önünde oturur, beni her gördüğünde 'Gız seni kaçıracağım' derdi. Şimdi merdivenlerden yalnız çıkamıyorum" diyor.
Fobisi yüzünden evlenmiş!
CEM Özer, Ümit Aktan ve Erkut Kerpeten ile üç evlilik yaşayan Ekmek Teknesi'nin Necmiye'si Selin Dilmen'in ise "insanları kırmak" diye ilginç bir fobisi var. Dilmen bir söyleşide, "Bende müşiş derecede insanları kırma korkusu var. Bu yüzden iki kere ayıp etmeyeyim diye nikah masasına oturdum. Beni seviyormuş, reddedersem yıkılır diye nikah memurunun karşısına oturdum" der.
Fobilerle ilgili olarak çalışan uzmanlar en az 500 kadar korku türü tespit ettiler. Bunların başında hayvan ve böcek fobileri geliyor. İnsanlarla ilgili korkular olduğu gibi, sayılardan, gök olaylarından, hastalıklardan, vücut kokusundan, kitaplardan ve renklerden korkanlar bile var. Bazı uzmanlar Anglofobi(İngiltere korkusu), Bolşefobi(Bolşevik korkusu), Neofobi(Yeni olan herşeyden korkma), Papafobi(Papadan korkma) gibi korku türleri olduğunu bile belirlemiş. Bunlara tabii irticafobi ve Yahudifobi'yi de eklemek gerekiyor. Öyle bir korku türü var ki akıllara durgunluk veriyor; arakibutirofobi denilen, yerfıstığı ezmesi yerken, damağa yapışmasından duyulan korku.
Türk halkının yüzde 20'si fobili
Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ercan Abay'a göre, Türk halkının yüzde 20'si fobili. Abay, fobililerin önemli bir kısmının doktorlardan kaçarak yaşadıklarını, ancak sözkonusu fobilerin sosyal hayatı ve iş hayatını etkilediği zaman tedaviye gereksinim duyduklarını belirtiyor. Araştırmalara göre kadınlar, erkeklere kıyasla daha çok fobili. Kadınların çoğu fareden korkuyor. Fareyi, örümcek, kedi, köpek, at ve yılan izliyor.
Her korku hastalık değil
Psikiyatrist Dr. Zekeriya Kökrek Tıp açısından, her korkunun hastalık olmadığını belirterek, "Hayatında korkmayan insan yoktur. Her kişinin korku şiddeti de birbirinden çok farklı olabilir" diyor. "Ruhsal yardımı gerektiren korkular, yani hastalıklı korkular, kişinin günlük hayatını olumsuz olarak etkiler, kişide gerginlik yaratır, mesleki ya da eğitim hayatını bozar, insan ilişkilerinde olumsuzluklar ortaya çıkarır" diyen uzman doktor Zekeriya Kökrek sözlerine şöyle devam ediyor:
"Fobiler kişinin saçma olduğunu bildiği halde aşırı, anormal bir korku duygusudur. Kişi kendisinde gösterdiği reaksiyonu duymaması gerektiğini bilir. Gerçek dışı bir korkudur ama buna engel olamaz. Korkular dış dünyayla ilgili, kişinin iç dünyasında gelişen, zamanında teşhis ve tedavi edilmediğinde kronik hale gelebilir. Hastalıklı korku, herhangi bir şey, herhangi bir durum ya da herhangi bir fikirle ilişkili olarak başlayabilir. Bu korkuyu uyaran 'şeyler', gerçekte olmadığı ya da ilişki kurulan şeylerle orantılı olmadığı çok açıktır, kişi 'dehşet' duygusu yaşar, adeta hayatını kurtarmak için çırpınır durur. "
yenisafak.com
Okunma Sayısı: 0 / Yorum Sayısı: 0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?