Anasayfa
Hakkımızda
Danışmanlıklarımız
Bireysel Danışmanlıklarımız
Kurumsal Danışmanlıklarımız
Eğitimlerimiz
Bireysel Eğitimlerimiz
Kurumsal Eğitimlerimiz
İletişim
Mail
:
Şifre
:
Giriş Yap
|
Şifremi Unuttum
|
Üye Ol
Bütün insanlar üç sınıfa ayrılmıştır: Hareket ettirilemeyenler, hareket ettirilebilenler ve hareket edenler.
Seçiniz
Merak Ettiklerinizde
Psiko Keyf | Psiko Bilgite
Köşe Yazılarında
Haberlerde
Psiko Faydande
Psikolojik Sorunlarda
Ara
Beden Dilini Neden Öğrenmeliyiz? / Psikolojik Sorunlar
Büyük liderleri düşünün... Neredeyse hepsi birer iletişim dehasıdır. Tutkularını hissederseniz onlar konuşurken, inançlarını... Biraz dikkatli bakarsanız, size bu gücü hissettiren şeyin aslında onların sözleri değil, beden dili olduğunu göreceksiniz.
Beden Dili Nedir?
Peter Clayton beden dilini hepimizin anlayabileceği kadar basit bir şekilde tanımlıyor. ?Normal konuşma hızımız dakikada ortalama 100-120 kelimedir. Aynı süre içinde ortalama bir insan yaklaşık 800 kelime ?düşünür?. Beden dili, işte bu söze dökülemeyen düşünce ve duyguların dışa vurum şeklidir.? Tarihin ilk zamanlarından itibaren iletişim kurmak için kullandığımız araçlardan biri olan beden dilimiz ilk defa kim tarafından dile getirilmiş dersiniz? Daha geriye gidin lütfen... Charles Darwin? O tabii ki modern anlamda ilk inceleyen kişilerden biri olmasına rağmen siz biraz daha geriye gidin... Bulamadınız mı? Romalı filozof Cicero ?ruhun tutkularının ve duyguların beden hareketleriyle ifade edildiğini? söyleyerek bu konuyu incelemeye başlamış. Sağlıklı ve iyi bir iletişim kurmak için beden dilinin ve kelimelerin birlikte paralel olarak kullanılması gerektiğini görmüş.
Gerçekten de iş hayatımızda da, özel hayatımızda da aslında ne kadar önemli beden dilinin farkında olmak... Bazen bir mülakata girersiniz ve karşınızdaki kişinin size bir bakışı, bir jesti ya da sadece oturuşu sizi bir anda rahatsız eder. Çocuğunuz, siz yapmadığı ödevleri için ona kızarken ya da kızdığınızı zannederken, size gülerek bakabilir. Eşinize ya da arkadaşınıza o an ne kadar mutlu olduğunuzu söylediğinizde, karşınızdakinin size şüpheyle yaklaştığını fark edebilirsiniz. Bazen bu ufak detayların farkına varmayız, bazen kızar bazen de önemsemeyiz.
Aslında biraz düşünsek, insanların kulaklarından çok gözlerine inandığını hemen bulur, fark ederiz. Bizler gördüğümüz ve duyduğumuz arasında bir uyumsuzluk sezinlersek, gördüğümüze inanırız ancak bunu farkında olmadan yaparız. O yüzden sezgilerimizin kuvvetinden, altıncı hissimizin öneminden, insan sarrafı oluşumuzdan dem vururuz.
Tek Bir Kaş Hareketiyle Karşımızdakine Bağırabiliriz
?Ruhun gizemi bedenin hareketleri ile açığa çıkar? der Michelangelo. Karşımızdaki kişilerin beden hareketleri, mesafe ve alan kullanımı, dokunuşları ve sesin kullanışı o kişinin beden dilinin en önemli parçalarıdır ve biz bunlara bakarak bir takım kararlar veririz. Nasıl oturduğumuz, nasıl durduğumuz, mimiklerimiz, jestlerimiz, bacaklarımızın konumu bunların hepsi karşımızdaki kişinin o anki ruh haliyle ilgili bilgi verir. Duygularımız nasıl da yansır bedenimize, nasıl da kendimizi ele veririz elimizin bir hareketi ya da yüzümüzdeki bir mimik ile. İstemeden oluşan bir şaşkınlık ifadesi, ya da kızgınlığımızı gösteren kaş hareketi biz söylemesek de bize bakan kişilere neler hissettiğimizi bağırarak anlatır.
Pazarlıkta Ve Politikada ?Poker Face?
Pokerci yüzü, yurtdışında çok kullanılan bir ifade. Bildiğiniz gibi kendisini, beden dilini kontrol altına alacak şekilde eğitmiş, bu konuda usta olmuş kişiler için kullanılıyor. Son James Bond seyredenler hatırlayacaktır, poker oyunun oynandığı son sahneleri. Ve oyuncuların kimse ne düşündüklerini, ne hissettiklerini anlayamasın diye gözlük taktıklarını ya da bilinçli olarak mimiklerini kontrol ettiklerini... Yine de bir an geliyor ki kontrol mekanizmamız ne kadar iyi olursa olsun, bir şekilde kendimizi ele verebiliyoruz.
Karşımızdaki bu konuda iyi yetişmiş bir kişiyse o anki hareketimizi fark ediyor ve yorumluyor. İş hayatında ya da politik arenada pek çok ortamda ama özellikle pazarlık söz konusu olduğunda bu yetenek önem kazanıyor. İnsanların siz ilk gördükleri anda, unutmayın ki sizinle ilgili izlenimlerinin yüzde 93'ünü sizin görünüşünüze ve ses kullanımınıza başka bir değişle beden dilinin de parçası olduğu sözsüz iletişiminize göre oluşturuyor. Mahrebian ve Ferris'in yıllar önce ortaya koyduğu bu gerçeği bilmenin ve kendi lehinize kullanmanın size kazandıracağı gücü düşünebiliyor musunuz? O zaman öğrenmek ve kullanmak için ne bekliyorsunuz?
Eskimo'yla Akdenizli'nin Beden Dili Bir Olur Mu?
Beden dilinin içinde yetiştiğimiz ve yaşadığımız toplumla olan ilgisinden bahsetmezsek olmaz. Her kültür kendi inançları, değerleri ve yaşam tarzı çerçevesinde iletişim araçlarını oluşturur. Eskimoların beyaz sözcüğü karşılığında 17 ayrı kelime kullandığınız biliyor muydunuz? Sembollerin, hareketlerin, renklerin, beden dilinin mutlaka içinde bulunduğunuz ülke ya da toplum dikkate alınarak yorumlanması gerekir. Uzakdoğu gibi beden dilinin az kullanıldığı, insanların duygularını kontrol etmek ve gizlemek üzerine kurduğu bir toplumda, Türkiye'deki kadar çok mimik ve jest kullanımı sizin saygınlığınızı gölgeleyecektir. Diğer taraftan kendinizi duygularını göstermemek üzere planladığınız ülke bir Akdeniz ülkesi ise o zaman muhtemelen soğuk, donuk bir kişi olarak nitelendirileceksiniz ve belki de dile getirdiğiniz duygularınızın samimiyetinden şüphe edilecek.
Başka ülkelerle iş yapıyorsanız ya da yabancılarla çalışıyorsanız bu konuda kendinizi yetiştirmeniz gerekir. Yanlış anladığınız ya da yanlış anlaşıldığınız için rahatsız olacağınız bir iş görüşmesinden verim bekleyebilir misiniz? Ya da sadece bu yüzden bir iş kaybetseniz, kendinizi suçlamaz, hiç üzülmez misiniz? Bir yabancı sizin kültürünüze ait bir davranışı, bir alışkanlığı, bir yaşam kuralını öğrense ve uygulamak için çaba gösterse, kendinizi değerli hissetmez misiniz?
Kesinlikle o kişi için önemli olduğunuzu düşünür ve sizin için çaba göstermesinden mutluluk ve gizli bir gurur duyarsınız. Neden karşımızdakilerin de aynı duyguyu yaşamasına izin vermeyelim? Bunu yapmamıza engel olacak şey ne olabilir ki?
Ama Yorumlarken Dikkat
Anlayalım tabii ki karşımızdakileri... Ve bunun için çaba da sarf edelim. Unutmayalım ki her ne olursa olsun, beden dilimiz, kafanızdaki düşüncelerinizi bir şekilde ortaya koyacaktır. Ancak, beden dilinin tercümeye ihtiyacı vardır ve tek başına gerçekleri anlatıcı kriter olarak da görmeyelim. Bu konuda bizleri bekleyen büyük tehlike, o anda içinde bulunduğumuz şartları, karşımızdaki kişiyi ve diğer etkenleri dışarıda tutarak sadece beden dilini kitaplarda yazılı olan anlamlara göre değerlendirmektir.
Beden Dilinizi Kontrol Edin Başarılı Olun
Sadece iş hayatınızda değil, hayatınızın her alanında etkin olmak, etkili olmak için beden dilinizin farkına varın ve yönlendirebileceğiniz, kontrol edebileceğiniz kısmı amaçlarınız doğrultusunda kullanın. Önemli olan mimiklerinizin, jestlerinizin, duruşunuz ya da oturuşunuzun söylediklerinizi destekler nitelikte olması. Bir kişiyi dinlediğinizi söyleyip aynı zamanda ona bakmıyor ve başka bir şeyle ilgileniyorsanız ya da geriye doğru yaslanıp donuk bir yüzle ona bakıyorsanız, karşınızdaki kişi size inanır mı? Siz kendinize inanır mıydınız? Beden dilini öğrenmenin, doğru kullanmanın yaşı yok. 7 yaşında da olsanız, 70 yaşında da, öğrenecek ve uygulayacak çok şey var.
Kaynak: kariyer.net / Yazar: Rana Özşeker
Okunma Sayısı:
0
/ Yorum Sayısı:
0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
Üye olmak için tıklayınız...
Buluşun Öncüleri
Psiko - Sağlık
İlişki Problemleri
Merak Ettikleriniz
Psiko Kefy
Sosyal Fobi
Kadın - Erkek
Başarı Hikayeleri
Seçkin Öyküler
Kişisel Gelişim
Depresyon
Sağlık Psikolojisi
Psikolojik Sorunlar
Okul Problemleri
Business Psikoloji
Kaliteli Sözler
Bilişsel Terapi
Tebessüm
Psiko - Siyaset
Panik Atak
Diger Fobiler
Psiko - Eğitim
Paradokslar
Gestalt Terapi
Neuro Psikoloji
İlginç Bilgiler
Psiko - Spor
Psiko - Aile
Hiper Aktivite
Hazır Cevaplar
Psiko - Analiz
Davranışsal Terapi
Psiko - Kitaplık
Obsesif - Kompulsif
Psiko - Çocuk
Kilo Sorunlari
Psiko - Kitap
Psikoloji Nedir?
Çocuk Psikolojisi
Dikkat Eksikligi
Psikoloji Tarihi
Kognetif Terapi
Psiko - Dinamik
Psikoterapi Nedir?
Bagimlilik Problemleri
Konusma Bozuklugu
Psikiyatri İlaçları
Sinema Terapisi
Duygusal Zeka
Psiko Biyografi
Ergen Psikolojisi
Kompleksler
Psikoloji Ekolleri
Psikolojinin Alt Dalları
Psikoloji Etiği
IQ
Araştırma Yöntemleri
Savunma Mekanizması
Psiko - Drama
Ruhsal Zeka
Andropoz Psikolojisi
Asabiyet
Beden Dili
Bilinçaltı
Değişim
Diksiyon
Empati
İkna
İletişim
İnsan Tanıma
Karar Vermek
Korku
Menopoz Psikolojisi
Mutluluk
Özgüven
Sabır
Stres
Şiddet
© donusumkonagi.net Psikoloji Portalı
Tüm Hakları Saklıdır - Dönüşüm Konağı Psikoloji Enstitüsü - Kullanım Sözleşmesi