Psikoloji Nedir?-1 / Psikolojik Sorunlar
TANIMI VE BİLİM OLARAK PSİKOLOJİNİN DOğUŞU
PSİKO + LOJİ = PSİKOLOJİ
(psyche) (logos)
Psikolojiye dair ilk izler başta Aristo olmak üzere eski Yunan filozoflarının yaşamın doğası'na dair bıraktıkları yazılara dayanıyor.
Aristo'nun psyche yani psiko kavramıyla hayatın özüne gönderme yapmasından sonra terim Yunanca'ya zihin anlamında kazandırılıyor. Psikoloji kavramı ise, işte bu psiko terimiyle, Yunanca'da bilim anlamına gelen loji teriminin birleşimiyle ortaya çıkıyor. Yani ZİHİN BİLİM!
GÜNÜMÜZDE PSİKOLOJİ
Bugünse, psikoloji davranış ve zihinsel işleyişlerin bilimi olarak tanımlanıyor. Öyleyse, bu tanımdan da anlaşılabileceği üzere psikoloji tanımında üç anahtarımız var:
1.) bilim
2.) davranış
3.) zihinsel işleyişler
DAVRANIŞ NEDİR?
Davranış, bir kişinin dışarıdaki diğer insanlarca da doğrudan doğruya gözlemlenebilecek tüm eylemlerini tanımlıyor.
Örneğin;
*Yürümesi
*Konuşması
*Yüz ifadeleri
ZİHİNSEL İŞLEYİŞLER NEDİR?
Zihinsel işleyişlerse, diğerlerince doğrudan doğruya gözlemlenemeyecek kişiye özel düşünce, duygu, hırs ve güdüleri kapsıyor.
Zihinsel işleyişler kişiye özel ve diğerlerince gözlemlenemez olduklarından, psikologların izledikleri bir yol da kişinin topluluk içindeki davranışlarını gözlemleyerek, onun zihinsel işleyişleri hakkında yorumlarda bulunmak oluyor.
PSİKOLOJİNİN BİR BİLİM DALI OLARAK ORTAYA ÇIKIŞI
Psikolojinin, ayrı bir bilim dalı olarak ortaya çıkışı, Wilhelm Wundt'un Almanya'da, 1879 yılında ilk psikoloji laboratuarını kurmasıyla gerçekleşiyor.
Ancak tabii ki psikoloji biliminin ilk yıllarında ona yaşam veren ve oldukça büyük katkılarda bulunan pek çok psikoloğu da es geçmemek gerek!
Psikoloji biliminin en önemli sorusunun ne olduğunu soracak olursanız, her birinin vereceği yanıt farklı olacaktır.
BİLİNÇLİ DENEYİMİN DOğASI
1.) Yapısalcılık (W.Wundt & E. Titchener)
Hayatımızda deneyimlediğimiz herşey, onu meydana getiren küçük, temel öğelerden oluşur.
Örneğin; bir elma dışarıdan bakıldığında yalnızca bir elma gibi görünüyor olabilir!
Peki ağzınıza alıp onu tatmanızı istesem?
* tatlı
* belki biraz mayhoş
* sulu
İşte zihnimizin yapısını anlayabilmemiz için de böylesi bir analize ihtiyacımız var, yapısalcıların adını koydukları bu yöntem: iç gözlem!
2.) Geştalt psikolojisi (M. Werşeimer)
Farkındalığın doğası, yapısalcı bakış açısıyla yorumlanmamalıdır. Çünkü insan bilinci bir bütündür ve parçalara ayrılamaz.
Bütün, onu oluşturan parçalardan farklıdır!Örneğin yandaki çizgilerin organizasyonuna baktığımızda, çizgilerin değişmediğini ancak farklı anlamlar ifade ettiklerini görüyoruz. (Birbirine bakan iki yüz ya da vazo)
BİLİNÇLİ DENEYİMİN İŞLEVLERİ
Birçok erken dönem psikolog bilinçli deneyimin doğasını tartışıyorken, bir grup psikologsa bilinçli deneyimlerimizin işlevlerinin neler olabileceğine dair çalışmalar yapıyorlardı.
İşlevselcilik (W.James)
19.yy.da ortaya çıkan bu ekol, bilinç durumumuzun yararlı işlevlerine vurgu yapıyor.
Yararlı işlevlerden bahsediyorsak, akla ilk gelen tabii ki evrim! İşlevselciliğin odaklandığı konularsa:
* bilinç farkındalığı
* istemli eylemler (özgür irade)
* alışkanlıklar
* duygular
William James'in Akıntı Metaforu
"su molekülleri"
İşlevselcilik ekolünün kurucusu William James insan zihnini bir akıntıya benzetiyor:
"Eğer ki yapısalcılar gibi akıntının içindeki su zerreciklerine odaklanırsanız, bütünün güzelliğini tamamıyla kaybedersiniz! Yalnızca su moleküllerini inceleyerek balıklara barınak sağlayan dinamikleri nasıl anlayabilirsiniz, söyler misiniz?" İşte zihni anlamak da, zihnin yapısını anlamaktan daha farklı anlamlara geliyor. Önemli olan zihnin işlevleri.
Günümüz Bilişsel Psikolojisi
Günümüzde psikologlar zihnin işlevlerinden değil de, zihinsel işleyişlerden bahsediyorlar.
Biliş, içine algı, inanç, düşünce, hatırlama, bilme, karar verme ve bunun gibi pek çok kavramı alan tüm zihinsel işleyişleri kapsıyor.
Günümüz bilişsel psikolojisini ise içine Geştalt psikolojisi ve yapısalcılığın da bir miktar katıldığı modern bir işlevselcilik olarak
tanımlayabiliriz.
PSİKOMETRİK
Psikometrik Çalışma Nedir?
1890 yılında Paris Eğitim Bakanlığı'nın larşılaştığı bir sorun, A.Binet ve arkadaşlarını, tarihteki ilk zeka testinin temellerini atmaya itti. Bakanlık, zeka seviyesi farklı çocuklara farklı bir eğitim programı sunmayı amaçlıyordu.
Okunma Sayısı: 0 / Yorum Sayısı: 1