İçinde bulunduğumuz zamanda, kolay para kazanma isteği ve hemen kazanç elde etme telaşı birçoğumuzu kuşatmış durumda. Bu yüzünden iş hayatında birçok insan başlangıçta çok kazançlı gözüken ancak sonunda kendisine zarar verecek olan anlaşmaları yapabiliyor. İş hayatında birçok firmanın bunalıma girmesi, bireysel olarak birçok insanın borç içinde sıkıntı çekmesinin sebeplerinden biri; Faizle alınmış krediler…
Krediyle açılan iş yerleri, krediyle girilen ortaklıklar veya krediyle alınmış her şeyin başında olumlu gibi gözüken gelişmeler var ancak sonrası yıkıcı... İlk yıllarda yüksek kar ve hızlı büyümeyle birlikte birkaç yıl sonra aynı hızla düşüş ve borçlar karşımıza çıkıyor.
Deneyimsel Öğreti ise iş yaşamında da bireysel olarak da, yatırımlarımızda gerçek çıkarlarımızı ön planda tutmamızı tavsiye ediyor. Kısa vadede kazandıran ancak uzun vadede kaybettiren tercihlerden sakınmamızı söylüyor. Ve ekonomimizin güçlenmesi için kesinlikle Faizden uzak durmamız gerektiğini belirtiyor.
Faizin Faiz Olduğunu Nasıl Anlarız: Faiz, zaman farkından dolayı uygulanan fiyat farkıdır. Yani bir oluşumda vade var ve vadeden dolayı fiyat farkı varsa bu faizdir. Faizi deşifre etme çok kolay ancak faizden sakınmayı kabul etmek çok zor. Çünkü bugün faizsiz iş yapabilmek, faizsiz alış veriş yapabilmek, ev alabilmek, araba alabilmek bizim için neredeyse imkânsız… Ancak ekonomiksel zorlanmamızın ana sebebi de FAİZ…
Neden Faize Girme İhtiyacı Olur: İnsanlar zor durumda kaldıklarında, sıkıştıklarında veya yeni bir yatırım yapmak istediğinde veya yeni bir ürün almak istediğinde mevcut kazancı yetmediğinde borç para alarak problemi çözmek isteyebilir. Alınan borç geri ödenirken, aldığın kadar değil zamana göre miktarı artıyorsa, borcu veren anaparaya faiz uygulamış demektir. Borcu alan da bunu kabul etmiş demektir. Biz isteklerimizin hemen olması için veya ekonomiksel olarak yediğimiz baskının hemen ortadan kalkması için bu yola başvurabiliyoruz. Faizi uygulayan ise kişinin zor zamanından veya bir şeyi aşırı istemesinden faydalanmaktan çekinmiyor ve bunu iyilik yapıyormuş gibi gösterebiliyor.
Oysa değişmeyen bir kural var: Hak etmeden kazandığın şey sana vermeye değil, senden almaya gelmiştir. Hak etmeden aldığımız her şey bizden fazlasıyla gider.
Başta paramızın ödemeye yetmediği şeye, sonra daha fazlasını ödemeye nasıl gücümüz yetebilir ki?
İnsan aradaki zamanda kazanırım zannediyor ve yanılıyor çünkü hak etmeden alarak başladığında o işte sonrasında hak ederek kazanman mümkün değil…
Hak Etmek: Bir şeyin bedelini ödeyebilecek durumu gelebilmek demek… Bedelini ödemeden aldığımız hiçbir şey bizim değildir ve insanın kazanma gücü kadar tüketim hakkı vardır. Kazanmadığı parayla tüketebiliyor olmasıysa sadece bir illüzyondur. Ve illüzyon bir süre sonra dağılır çünkü gerçek olmayan, yok olmaya mahkumdur.
Faizi Hayatınızdan Çıkartmaktan Korkmayın: Faizsiz ticaret yapamayacakmışsınız gibi gelir veya kredisiz bir şey alamayacakmışsınız gibi… Siz faizi hayatınızdan çıkarttığınızda işler bir süre çok kötü gider. Başta çok bunalırsınız, iş yerinizde birçok kriz çıkar. Bu bir samimiyet testidir. Eğer sabrederseniz bir süre sonra işler yavaş yavaş düzelmeye başlar. Bu aynı vücuttan irin atmaya benzer başta çok kötü koku ve ağrılar olur… İrin tamamen çıktıktan sonra yavaş yavaş vücut eski haline dönmeye başlar.
Yanlıştan Doğru Çıkmaz: Hiçbir yerde, hiçbir zaman insan yanlış yapıp sonunda doğru bir sonuç elde edemez. Bu hayatın değişmeyen kurallarından biridir. Biz öyle istediğimiz için de değişmez. Faiz ticarette yanlış bir seçimdir ve sonunda fayda değil zarar getirir.
Cesur Olun: Şu anda iç sesiniz ne kadar aksini söylese de doğrudan yanlış çıkmaz. Korkmayın, doğruyu yapmakta cesur olun. Çünkü gerçek çıkarınız doğruyu yapmakta gizli. Anlık kısa vadede kazanacakmış gibi gördükleriniz sadece bir illüzyondan ibaret. Siz sürekli ve uzun vadeli kazançlarınızı düşünün ve
Faizi hayatınızdan çıkartmak konusunda cesur olun.
İnsanın bu hayatta ekonomik olarak güçlü olması, ticaret yapması, kazanması çok güzel bir şeydir. Ancak kazanırken kendisine zarar vermesi doğru değildir. Faiz kesinlikle ticaretinize zarar verir. Azı bile, çok çok azı bile ekonominizi uzun vadede bozar ve sizi dününüzden daha güçsüz bırakır.
Yaratıcı ayetinde çok net ifade eder; “Faiz yiyenler, “alışveriş, faiz gibidir” demeleri dolayısıyla, ancak kendisini şeytan çarpmış kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Halbuki Allah, alışverişi helal, faizi ise haram kılmıştır.” (Bakara, 275.)
Haber: Deneyimsel Tasarım Öğretisi