Anasayfa
Hakkımızda
Danışmanlıklarımız
Bireysel Danışmanlıklarımız
Kurumsal Danışmanlıklarımız
Eğitimlerimiz
Bireysel Eğitimlerimiz
Kurumsal Eğitimlerimiz
İletişim
Mail
:
Şifre
:
Giriş Yap
|
Şifremi Unuttum
|
Üye Ol
Bütün insanlar üç sınıfa ayrılmıştır: Hareket ettirilemeyenler, hareket ettirilebilenler ve hareket edenler.
Seçiniz
Merak Ettiklerinizde
Psiko Keyf | Psiko Bilgite
Köşe Yazılarında
Haberlerde
Psiko Faydande
Psikolojik Sorunlarda
Ara
Narsisizm / Psikolojik Sorunlar
Narsisizm psikiyatride kendini aşırı sevme ile eş anlamlı kullanılmıştır. Narsistler kendilerini, zekalarını, güzelliklerini diğer insanlardan üstün tutarlar. Bir psikiyatrın karşısına oturmaya yanaşmayan narsistler, bunun bedelini sadece kendileri değil, kendilerini sevenlere de ödetirler.
Çevremizde değişik karakterlerde birçok insanla etkileşim halindeyiz. İlişki kurulması ve sürdürülmesinde en fazla zorluk çekilen kişilik yapılarından birisinin narsisistik kişilikler olduğunu düşünüyorum. Narsisizm terimi pek çoğunuzun gayet iyi bildiği gibi; eski Yunandaki kendisinin bir su birikintisindeki yansımasına aşık olan Narcissus, adındaki genç bir adamdan esinlenerek psikiyatri literatürüne girmiş ve kendini aşırı sevme ile eş anlamlı olarak kullanılan bir terimdir. Bu kendini aşırı sevme durumunu sakın kendine aşırı güvenle karıştırmayın, çünkü çevrelerine verdikleri o çok güven dolu ve karizmatik duruş ve davranış görüntüsünün altında ciddi bir güvensizlik yatmaktadır. Onları toplum içinde lafa ?ben? diye başlayan, başkalarını tanımadan kendini tanıtmak uğraşında olan insanlar olarak görürsünüz.
Gelin ilk önce narsisistik kişilik ile neyi ifade ediyoruz onu biraz açalım. Bu kişiler kendileri ile ilgili ciddi bir üstünlük duygusuna sahiptirler. Kendilerinin çok önemli olduğuna inanırlar. Kendi yetenek ve başarılarını abartma eğilimine sahiptirler. Çevrelerindeki herkesin de kendi içlerindeki o müşiş cevherin farkında olacağını varsayar ve kendilerine buna göre yaklaşılmasını beklerler. Hatta beklentilerinin dışında bir davranış ve hareketle karşılaşınca şaşkınlığa uğrarlar. Başardıkları işlerde nedense başkalarının katkısını pek görmeye yanaşmayıp, olayı kendi zaferleri olarak nitelemeyi severler. Ulaştıkları noktalarla ilgili birilerine pay biçiyor olsalar bile, bunu öyle bir yolla yaparlar ki, başkalarının kendisine ?Yok canım, hiç tevazu gösterme sen olmasan bunların hiç biri olamazdı? demesini içten içe bekler ve bunu hak ettiklerini düşünürler.
GÜVENLERİ KIRILGANDIR
Onların başarıları sınırsız, güçleri üstündür. Kimisi zekasına, kimisi güzelliğine aşırı anlam yükler. Yaşadıkları ve yaşatacakları sevgi bile ideal ve kusursuzdur. Nedense ?özel ve üstün? olduklarına ve ancak ?özel? insanlarla anlaşabileceklerine inanırlar. Hayatlarında paylaşım yaşadıkları insanları ?en iyi ve en tepedekiler?den seçmeye gayret ederek aslında kendi değerlerini şişirme uğraşları vardır. Onlar en iyi avukata, en iyi doktora, en iyi kuaföre giderler, gittikleri yerlerde özel muameleyi hak ettiklerine inanırlar, hayal kırıklığına uğradıkları anda bu insanlara karşı birden aşağılayıcı ve olumsuz tavır takınırlar.
Beğenilmeyi çok isterler. Kendilerine güvenleri aslında çok kırılgandır. Sürekli dikkati ve ilgiyi kendi üzerlerinde tutma uğraşlarının kendi ruhlarına ne büyük bir yük getirdiğinin ne yazık ki farkına varmazlar.
Sıra beklemeyi sevmezler. Her yerde ayrıcalıklı davranış beklentileri vardır. Başkalarının duygularını ve gereksinimlerini anlamaya çalışmak konusunda isteksizdirler. Çünkü başkaları onları anlamak zorundadır! Onların yaptığı iş ?çok önemli?dir, diğerlerinin ki o kadar da önemli değildir. Arkadaşlık ilişkileri, hatta duygusal ilişkileri kendisine güvenini besleyecek ve artıracak şekilde devam ettiği sürece vardır. Eleştiriye karşı çok hassastırlar. İlk anda tepki veremeseler bile kendilerini eleştirenleri pek unutmaz ve mutlaka bir karşı atak zamanını kollarlar. Pek çoğu ya başkalarını kıskanır veya başkalarının kendilerini kıskandığına inanırlar.
Her insanın kişiliğinde olumlu ve olumsuz yönlerin bir arada bulunduğunu kabul etmemiz gerekir. Normal budur. Yani benim içimdeki becerikli, güçlü ve olumlu parçayı, gene kendi içimde yüzleşebildiğim kişisel zaaflarım ve olumsuzluklarımla bütünleştirebildiğim takdirde ben sağlıklı ve normal bir birey haline gelirim.
KENDİLERİNİ SEVERLER
Narsisistik kişilikte ise bir paradoks vardır. Bir yandan kendilerini çok sever ve güçlü hissederken, diğer yandan üstünü örtmeye çalıştıkları, değersizleştirdikleri ve sevgi açlığı çektikleri bir bölüm vardır. Bu bölümden uzak durmak ve onun kendi hayatlarındaki eziciliği ile yüzleşmek istememelerinin yolunu diğer yönlerini abartarak kapama uğraşında olurlar. Özellikle çocukluk yıllarında engellenmeler, aşağılanmalar ve yoksunluklar yaşayan kimseler, bir savunma olarak narsisistik kişilik geliştirebilirler. Kendi iyi yönlerini herkesin hayran olması için sergilerken, olumsuz taraflarını kendileri de dahil olmak üzere herkesten gizleme uğraşı içinde olurlar.
Narsisistik kişiler genelde bir psikiyatrın karşısına oturmaya pek yanaşmazlar. Bu durumun bedelini de sadece kendileri hayat boyu ödemekle kalmaz, kendilerini sevenlere de ödetirler.
Okunma Sayısı:
0
/ Yorum Sayısı:
0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
Üye olmak için tıklayınız...
Buluşun Öncüleri
Psiko - Sağlık
İlişki Problemleri
Merak Ettikleriniz
Psiko Kefy
Sosyal Fobi
Kadın - Erkek
Başarı Hikayeleri
Seçkin Öyküler
Kişisel Gelişim
Depresyon
Sağlık Psikolojisi
Psikolojik Sorunlar
Okul Problemleri
Business Psikoloji
Kaliteli Sözler
Bilişsel Terapi
Tebessüm
Psiko - Siyaset
Panik Atak
Diger Fobiler
Psiko - Eğitim
Paradokslar
Gestalt Terapi
Neuro Psikoloji
İlginç Bilgiler
Psiko - Spor
Psiko - Aile
Hiper Aktivite
Hazır Cevaplar
Psiko - Analiz
Davranışsal Terapi
Psiko - Kitaplık
Obsesif - Kompulsif
Psiko - Çocuk
Kilo Sorunlari
Psiko - Kitap
Psikoloji Nedir?
Çocuk Psikolojisi
Dikkat Eksikligi
Psikoloji Tarihi
Kognetif Terapi
Psiko - Dinamik
Psikoterapi Nedir?
Bagimlilik Problemleri
Konusma Bozuklugu
Psikiyatri İlaçları
Sinema Terapisi
Duygusal Zeka
Psiko Biyografi
Ergen Psikolojisi
Kompleksler
Psikoloji Ekolleri
Psikolojinin Alt Dalları
Psikoloji Etiği
IQ
Araştırma Yöntemleri
Savunma Mekanizması
Psiko - Drama
Ruhsal Zeka
Andropoz Psikolojisi
Asabiyet
Beden Dili
Bilinçaltı
Değişim
Diksiyon
Empati
İkna
İletişim
İnsan Tanıma
Karar Vermek
Korku
Menopoz Psikolojisi
Mutluluk
Özgüven
Sabır
Stres
Şiddet
© donusumkonagi.net Psikoloji Portalı
Tüm Hakları Saklıdır - Dönüşüm Konağı Psikoloji Enstitüsü - Kullanım Sözleşmesi