Mum dibine ışık vermez.
Ara

Duygusal Zeka Yeterlikleri / Psikolojik Sorunlar

Duygusal Zeka Yeterlikleri

Duygusal zekâ, esas olarak iki yeterliğin bileşkesidir. Bunlardan biri, ?kişisel yeterlikler? diğeri de ?sosyal yeterlikler?dir .Bu iki yeterlik, kendi içinde bölümlere ayrılır:
A. Kişisel Yeterlikler (Personal Competence):
1. Kendiyle ilgili farkındalık (Self-Awareness)
a) Duygusal farkındalık (Emotional awareness)
b) Kendini değerlendirme (Accurate self-assessment)
c) Özgüven (Self-confidence)

2. Kendini yönetme (Self-Regulation)
a) Kendini kontrol (Self-control)
b) Güvenirlik (Trustwortiness)
c) Vicdanlı olma (Conscientiousness)
d) Yeniliklere açık olmak (Innovation)
e) Uyum yeteneği (Adaptability)

3. Motivasyon (Motivation)
a) Başarı güdüsü (Achievement drive)
b) Bağlılık (Commitment)
c) Girişimcilik (Initiative)
d) İyimserlik (Optimism)
B. Sosyal Yeterlikler (Social Competence):

4. Empati (Empaşy)
a) Diğer insanları anlama (Understanding oşers)
b) Başkalarını geliştirme (Developing oşers)
c) Hizmete yönelik olma (Service orientation)

5. Sosyal beceriler (Social Skills)
a) İletişim (Communication)
b) Etki yaratma ve etkileme (Influence)
c) Çatışma yönetimi (Conflict management)
d) İşbirliği (Collaboration and cooperation)
e) Ekip çalışmasına yatkınlık (Team capabilities)
f) Liderlik (Leadership)
g) İlişki kurmak (Building bonds)

Bu özellikler, işletme literatüründe, yumuşak beceriler (soft skills) olarak tanımlanmaktadır. Planlama, karar verme, organize etme gibi beceriler ise sert becerilerdir (hard skills).
Şimdi de bu yeterlilikleri bir kez daha açıklayalım.

A. KİŞİSEL YETERLİKLER
1. Kendiyle ilgili farkındalık : Duygusal zekânın köşe taşıdır. Kişinin kendi iç dünyasını tanıması, tercihlerini yapabilmesi, sahip olduğu kaynakların ve gücün farkında olmasıdır. Duyguları ortaya çıktığı anda tanımlama kapasitesidir. ?Farkındalık aynı zamanda kişinin, kendisini olumlu ama gerçekçilikle görmesi ve böylece özsaygının olası bir tuzağından sakınması anlamına da gelir? (Goleman,1998,s.335). ?Duygularını, daha o duygular oluşurken fark edebilen insanlar, yaşamları hakkında daha sağlıklı kararlar alırlar. Gerçek duyguları fark edememek kişiyi, o duygunun insafına bırakır? . Bu farkındalığı geliştiren kişiler, daha sonra çevrelerini de geliştirmeye başlarlar.
Duygusal farkındalık:
Kişinin kendi duygularını ve bunların doğurduğu sonuçları farketmesi, bunları dile getirmesidir. Goleman'a (1998, s375) göre, kişinin ?kendi kendisiyle konuşmasını? izleyerek içinden gelen kendini aşağılama gibi olumsuz mesajları yakalaması; bir hissin temelinin farkına varması; korku, kaygı, üzüntü ve öfkeyle baş etmenin yollarını bulmasıdır. Kendini yatıştırma, yoğun kaygılardan, karamsarlıktan ve alınganlıklardan kurtulma yetenekleri gelişmiş olan bireyler, hayatın tatsız sürprizlerini daha iyi karşılayabilmekte ve olumsuz deneyimler sonrasında kendilerini daha kolay toparlayabilmektedir Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Hangi duyguyu ve neden bu duyguyu hissettiğini bilir.
? Kendi duygularıyla; düşüncesi, yaptığı ve söylediği arasında bağ kurar.
? Duygularının performansını nasıl etkilediğini anlar.
? Kendi değerleri ve amaçlarını fark edebilir.
Kendini değerlendirme:
Kişinin kendi gücünü, zayıflıklarını ve sınırlarını bilmesi ve bunu kabullenmesidir. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Kendi güçlük ve zayıflıklarının farkında olur.
? Yaşam deneyimlerinden dersler çıkarır.
? Yeni bakış açılarına, öğrenmeye, kendini geliştirmeye ve geribildirimlere açık olur.
? Kendisi hakkında mizah anlayışına sahiptir.
Özgüven:
Kişinin yeterliklerinin farkında olması ve bu yeterliklerle ?değerli olduğuna? inanmasıdır. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Baskılar ve tereddütlere rağmen etkili kararlar alabilir.
? Kendisini, başkalarına özgüveniyle sunar. ?Varım, önemliyim? duygusunu yaşar.
? Doğru olduğuna inanıyorsa, hoş olmayan görüşleri de söyler.

2. Kendini yönetme:
Kişinin sahip olduğu dürtüleri, istekleri kontrol etmesi ve yönlendirmesidir.
a) Kendini kontrol: Kişinin dürtülerini ve içinden gelen olumsuz duyguları kontrol edebilmesidir. Kişinin duygusal tepkileriyle başedebilme yeteneğidir. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? İçinden gelen hisleri ve acı veren duyguları iyi bir şekilde yönetebilir.
? Zorlandığı anlarda bile, olumlu ve sakin kalabilir.
? Açık olarak düşünebilir ve baskı altında bile duruma odaklanabilir.

b) Güvenirlik: Ahlaklı, dürüst ve tutarlı olmaktır. Doğruluk ve dürüstlük standartlarını korumaktır. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Etik kurallara uyar.
? Kendi güvenirliliğinden çevreye de güven sağlar.
? Kendi yanlışlarını kabul eder ve başkalarının etik olmayan davranışlarına karşı koyar.
? Gözden düşse bile değişmez, ilkeleriyle yaşar.

c) Vicdanlı olma: Kişinin ortaya çıkan sonuçlarla ilgili sorumluluk üstlenmesi, başkalarını suçlama yerine kendini sorgulamasıdır. Bu özellik, içselleşmiş sorumluluk anlayışının temelini teşkil eder. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Daima verdiği sözleri tutar, vaatlerine uyar.
? Amaçlarına ulaşmada, kendi sorumluluklarının bilincindedir.
? İşlerinde dikkatli ve düzenlidir.
Yeniliklere açık olmak : Kişinin yeni bilgi, yaklaşım ve fikirlere karşı açık ve rahat olmasıdır. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Geniş kaynak çeşitliliğinden taze ve yeni fikirler arar.
? Problemlere orijinal çözümler bulur.
? Yeni fikirler ortaya koyar.
? Kendi düşüncelerinde yeni bakış açıları ve risk alır
Uyum yeteneği: Değişiklikleri idare etmede esnek olmadır. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Karmaşık ve çeşitli istekleri, değişen öncelikleri ve hızlı değişiklikleri uygun olarak idare eder.
? Olaylara bakış açısında esneklik gösterir.
? Karşılaştığı çeşitli durumlarda uygun davranış gösterebilmek için, kendi tepki ve taktiklerini duruma uydurabilir
Motivasyon: Kişinin amaçlarına ulaşmak için duygularını yönlendirebilmesidir. Amaca ulaşmada duyguları kullanabilme, sıkıntılara rağmen umutlu kalabilme becerisidir
Başarı güdüsü: Kişinin mükemmellik düzeyine ulaşmayı hedeflemesi ve sürekli gelişim çabası içinde olmasıdır. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Sonuç odaklıdır, kendi amaç ve standartlarına ulaşmada yüksek derecede kendini güdüler.
? Hesaplanmış risk alır ve kendini zorlayıcı amaçlar koyar.
? Kararsızlığı azaltmak için daima bilginin peşinden koşar ve daha iyisini yapmanın yollarını arar.
? Kendi performansını nasıl geliştireceğini öğrenir.
Bağlılık: Kişinin içinde bulunduğu ekibin ve işletmenin amaçlarından ve hedeflerinden heyecan duymasıdır. Kararların ve hareketlerinin sorumluluğunu üstlenmesi, verdiği taahhütleri sonuna kadar yerine getirmesidir. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Daha büyük kurumsal amaçlara ulaşmada bireysel ve ekip fedakarlıklarına hazırdır.
? Kurumunun misyonu içinde kendi amaçlarını bulur.
? Karar alma ve seçimleri ortaya koymada grubun öz değerlerini kullanır.
? Ekip misyonunu yerine getirmek için fırsatları harekete geçirir.
Girişimcilik: Kişinin fırsatları farketmesi ve zorlukları bir fırsata dönüştürmek için harekete geçmesidir. Fırsatları kullanmaya hazır olmadır. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Fırsatları yakalamak için hazırdır.
? İhtiyaç duyulan veya kendinden beklenen amaçların peşinden koşar.
? Gerektiğinde işi tamamlayabilmek için, kırmızı çizginin ötesine geçer ve kuralları yeniden düzenler.
? Alışılmadık ve teşvik edici çabalarla diğer insanları organize eder.
İyimserlik: Kişinin engeller ve güçlükler karşısında amacına ulaşmak konusunda kararlı olmasıdır. Engel ve aksiliklere rağmen amaçlara ulaşmada sabırlı ve ısrarlı olmadır. Bu yeterliğe sahip kişi, aşağıda belirtilen nitelikleri gösterir:
? Engel ve aksiliklere rağmen, amaçları gerçekleştirme yönünde ısrar eder.
? Başarısızlık korkusu yaşamak yerine, başarı umudu besler.
? Durumları idare edebilmek için kişisel hatalara değil, durumdaki aksiliklere bakar.

Bir köylü eşeğiyle katırını iyice yükleyerek şehre doğru yola çıkmış. Yol uzun, hayvanların yükü ise oldukça ağırmış. Katıra göre biraz daha yaşlıca olan eşek düz yolda, zorlanarak da olsa, vaziyeti idare edebilmiş. Ancak, dağa tırmanırken, bakmış ki dayanamayacak, katıra yükünün ağır geldiğini ve birazını alıp ona yardımcı olmasını rica etmiş. Katır bu ricayı duymazlıktan gelmiş ve bir süre daha yola böylece devam etmişler. Sonra birden, zavallı eşek, o ağır yükün altında düşmüş ve ölmüş.
Yola devam etmek zorunda olan köylü, bunun üzerine; önce, ölen eşeğin üzerindeki yükü almış ve katırın yükünün üstüne eklemiş. Daha sonra, ölen eşeğin derisini yüzmüş ve onu da katırın sırtına atmış.
Katır yaptığından pişman, yükü eskisinin iki katından fazla, Ettiğimi buldum. Eğer eşeğe ihtiyacı olduğunda biraz yardım etseydim, şimdi bu halde olmazdım diyerek, iç çekmiş.

(Anonim, Çev. Seden Tuyan)

Okunma Sayısı: 0  / Yorum Sayısı: 0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Üye olmak için tıklayınız...