Kendi kusurlarını affetmeyen adamın bütün kusurları affedilebilir.
Ara

Miktar ve Muhtaç

Miktar ve Muhtaç

Her şey başlar ve biter, başlangıç ve bitiş olduğuna göre arada toplam bir süre, zaman yani miktar var,
Her şeyin toplam bir miktarı var,
İnsan nedense sonsuza meraklı, insan nedense bitmeyecek gibi davranmaya meyilli,
İnsan toplam olduğunu ve harcadıkça azaldığını unutmaya meyilli,
Her şeyin toplam bir miktarı olduğu ve her gün her an toplam miktardan harcayıp azalttığını düşünmek istemiyor,
bunu fark etse de çok çabuk unutmak ve bitmeyecekmiş gibi harcamak istiyor,
Ömür bitmeyecekmiş gibi yaşamak,  herkes ölse de sanki ben ölmeyeceğim gibi hissetmek,
Su hiç bitmeyecekmiş gibi harcamak, hep nefes alabilecekmiş gibi yaşamak ister,
Neden?
Çünkü hepsi önümüze çok kolay geliyor, kolay varken zoru düşünmek işine gelmiyor insanın,
Şükretmeyi hep unutabiliyor, daha fazlasını elde etmek için koşarken hayatın içinde,
Çok kolay nefes alırken bilemez nefessizliği,
Çok kolay karnı doyarken, doyamayabileceğini,
Kar yağarken lapa lapa, suyunun bitebileceğini,
Hiç bitmeyecek böyle devam edecek olması onun işine gelir,
Tüm zorluklara rağmen ölmeyecek gibi yaşamak ister,
Hiç işine gelmez ölüm,
Bir bez parçasına sarılıp, bir çukura konup üzerine toprak atacaklarını hiç düşünmek istemez,
Gül gibi baktığı beğendiği, beğenmediği bedenine, kilo vermek için aç kaldığı, en pahalı kremlerle bakım yaptığı tenine yakıştırmaz,
sürüngenlerle, böceklerle toprağı paylaşacağını  geçirmez aklından,
Bir gram bile ışık görmeden o bedene neler olacağı aklına bile gelmez,
Bir çukurda gömülü kim bilir kaç gün, ay, yıl yatacağını,
Sevdiği, tanıdığı veya yakını kimselerin cenazesinde bile bunlar aklından çok kısa geçer ve gider,
Bir gün, o toprakta iken yeryüzünde onu tanıyan kimsenin kalmayacağını,
Yazda kışta, baharda yapayalnız kalabileceğini, toprak olacağını,
Karanlıkta sessiz ve kimsesiz, hiçbir şeysiz, milyon olsa işe yaramayan yerde,
Ne yaparsak yapalım son durak belli, ne yaparsak yapalım son nokta son nefes belli,
Bir gün bitecek, miktarın son damlası akacak,
Şimdi , boşa geçen her nefes, boşa harcanan her damla su, boşa harcanan her gram ne varsa,
Muhtaç olmadan ne kadar muhtaç olabileceğini,
Bitmeden bitebileceğini, gitmeden gidebileceğini,
Susamadan susuzluğunu, kurumadan kuruyabileceğini,
Ölmeden ölebileceğini, gömülmeden, mezarını ve düşmeden düşebileceğini,
Unutmasa, unutturana uymasa
Bir bilebilse, nefesine bile muhtaçlığını,
Bir bilse ve şükretse, miktar azalırken dikkat edebilse,
Çok kolay nefes alırken, nefessizliği,
Kolay yiyip içerken, tokken açlığı,
Yağarken yağmur, susuzluğu,
Nefes alırken, nefessizliği,
Bir bilebilse hepsinin bitebileceğini,
Bilenler, hep muhtaç hissetmiş,
Bilenler, hep artırmış,
Bilenler, hep geriye bir şeyler bırakabilmiş,
Ve bir gün,
Yağarken yağmur toprağa sen orada iken,
Sen tanımasan da birileri sana teşekkür etmiş, birileri senin yaptırdığın bir okulda okumuş,
Birileri senin diktiğin ağaçların altında serinlemiş, birileri sen yokken seni anmış,
Seni tanımasalar da seni hiç bilmeseler de yaptıklarını bilmiş, söylediklerini anmış, yazdıklarını okumuş, koruduklarını kullanmış, sakındıklarını yiyip içebilmiş,
Bir muhtaç anlarında, senim muhtaç  olunur diye yaptıkların onları bulmuş,
Her an ne kadar muhtaç olduğunu bilerek yaşayan,
Her şey zıddını var ederken, ölümden sonra bile,
Muhtaç olduğunu unutmayan, muhtaçlıkta işe yarayan olabilmiş...

Aytül Bilen
DTÖ DESIGNER

Okunma Sayısı: 573  / Yorum Sayısı: 0
Bu yazıya daha önce yorum yapılmamış ?
Yorum
Üye olmak için tıklayınız...

Tüm Yazılar