Doğru olan şeyi görmek ,fakat bunu yapamamak cesaretsizliktir.
Konfiçyus
İnsanoğlu devamlı ister,iyi bir çevreyi,güzel bir evi, iyi ve bol kazanç getiren ,aynı zamanda yorulmadan para kazandıracak bir işi,güzel bir eşi?.Bunları elde ettikçe gene ister, bu sefer daha iyisini ister ve insanların isteme mekanizmaları hiç durmaksızın daha da iyisine ulaşabilmek için çalışıp durur.
Bizler aslın da çok da meraklıyızdır.İstediğimiz bir şeye ulaşmak için ,araştırırız, soruştururuz ve sonunda birtakım bilgilere ulaşırız ve bir şeyler öğreniriz. İşte sorumluluğumuzun başladığı noktalardan biride budur.Eğer gerçekte kullanmayacağımız ve sırf laf olsun diye bir takım bilgilere sahip olduysak ,sadece kendi çıkarlarımız doğrultusun da doğruları görmemezlikten geliyorsak , onları kendi çıkarlarımız için yanlış yerlerde kullanıyorsak ,sahip olduğumuz bu bilgiler, bizim yavaş, yavaş bozulmamıza neden olmaya başlayacaktır. Bizim gerçeklerden uzaklaşmamıza, riyakar ve bencil insanlara dönüşmemize neden olacaklardır.
Bazen çok çalışırız,araştırırız ,uğraşırız istediğimiz şeylere sahip olabilmek için çok emek harcarız, birçok bilgilere sahip oluruz ,bunları doğru yerlerde kullanırız , ancak gene de istediğimiz şey bir türlü gerçekleşmez .Bu bir iş ,eş, arkadaş veya herhangi bir şey olabilir.Bu sefer hırs yaparız neden olmuyor diye daha ısrar etmeye başlarız ,hırslandıkça yanlışlarımız artar ,hedefimizi kaybeder ve arzularımız doğrultusun da yanlış davranışlar sergilemeye başlarız .Aslın da biraz sakin düşünüp bir an için hırslarımızdan kurtulabilirsek ,hırslarımızın bizi ne kadar yanlış bir yöne yönelttiğini görmemiz hiçte zor olmayacaktır.
Bir eve sahip olma hırsımız varsa ,buna sahip olabilmek için krediyi,parayı nasıl elde edeceğimizin yollarını araştırıp dururuz ve bir yığın bilgi elde ederiz ,işte tamda burada, eğer imkanlarımızın üzerinde bir kredi çekmek yönünde ,yanlışlara doğru demeye başlamışsak, sonuçta büyük bir ihtimalle aldığımız o evi kayıp edeceğiz demektir.Çok çalışıp uğraşıp, sabahlara kadar dua ettiğiniz ,ama gene de gerçekleşmeyen ve bizim çok üzülüp neden olmuyor diye söylendiğimiz,hatta isyan etiğimiz şeyler olmuştur elbette?Bu durumda hırsa kapılıp sonuca ulaşayım diye ısrar etmek yerine ,sabır mekanizmamızı çalıştırarak ,eğriye doğru demeden ,çizdiğimiz yolda doğru sebepleri oluşturmaya devam edersek,bir süre sonra görürüz ki beklediğimizden çok daha iyi bir sonuç elde etmişiz ve o neden olmuyor diye sızlandığımız şey için iyi ki de olmadı ,bu çok daha iyisi demeye başlamışız.
Eskilerin dediği gibi ?HAYIRLISI ?deyip doğru bildiğimiz yola devam etmek ,ileride bizim çok daha huzurlu ,mutlu bir hayat sürmemize neden olacaktır.Bir şey tüm uğraşlarımıza ,çabalarımıza,dualarımıza rağmen olmuyorsa ?o taş ,o gediğe büyük geliyor? demektir .ve ilerde anlarız ki daha iyisi bize kısmetmiş ,üzülmelerimiz ,sıkıntılarımız boşuna imiş ,biz daha iyisini hak ediyormuşuz da bunun için o taş o gediğe olmuyormuş.
Bu sebeple bizler sonuçta ısrar etmemeliyiz ,en güzel sonucu oluşturabilmek için sebepleri oluşturmalıyız. Eğer olumlu bir şeyler yapıp da sonuç olumsa üzülmeyelim ,daha iyisi ve hayırlısı bizim için gelecektir yeter ki doğru olan yoldan ayrılmayalım .Eğer olumsuz bir şey yapıyorsak ve sonuç olumlu geliyorsa da asla sevinmeyelim,yanlışa ,doğru dediğimiz için büyük ihtimalle ileride ödeyeceğimiz bedel oldukça ağır olacak ve pişmanlık yaşayacağız demektir.
Yanlış sonsuz şekillere girebilir,doğru ise yalnız bir türlü olabilir.
J.J. Rousseau
Dönüşüm Konağı
Ayşe Esendal